Türkiye’nin önde gelen fast-food zincirlerinden Köfteci Yusuf’un sahibi Yusuf Akkaş, son dönemde şirketine yönelik iddialar ve yaşanan olaylar hakkında kapsamlı bir açıklama yaptı.
“Selam Vermek Bile Zorlaştı”: Yusuf Akkaş’ın Toplumsal Bölünmeye İsyanı
Akkaş, konuşmasına başlarken yaşadığı ikilemi anlatarak, toplumsal kutuplaşmanın günlük hayata nasıl yansıdığını çarpıcı bir şekilde ortaya koydu:
“Aslında hazırladığım bazı cevaplar, sorular var ama şimdi bu cümleyi yazarken bile, ilk girişteki cümleyi yazarken bile o kadar çok düşünmek zorunda kaldım ki… Nasıl selam vereyim? Bir Bismillah, Selamünaleyküm diyeyim? Sonra dedim Allah Allah, birileri bir şey der. Sonra dedim Merhaba desem başka birileri bir şey diyecek. Ya bu ülkede aslında sadece işinizle uğraşıp kendiniz kalabilmek veya hiçbir şeyi ima etmeyebilmek bile o kadar zorlaşmış ki. Selam verirken bile düşünmek zorunda kalıyoruz.”
“İnsani Değerlerimizden Uzaklaşıyoruz”: Yusuf Akkaş’ın Toplumsal Eleştirisi
Akkaş, toplumun giderek insani değerlerden uzaklaştığına dikkat çekerek şunları söyledi:
“Aslında insanların iyi niyetini gözüne baksanız anlarsınız, yüzüne baksanız anlarsınız. Biz belki de sonradan bir sürü şey yüklüyoruz, kendi özümüzden ve insani değerlerimizden uzaklaşıyoruz. Bu çok basit, insanlara kalbini gösterme cümlesinde bile düşünmek zorunda kalmak hakikaten insanlara çok şey geliyor.”
“Büyük Fonların Tekliflerini Reddettik”: Köfteci Yusuf’un Büyüme Stratejisi
Yusuf Akkaş, şirketinin büyüme stratejisi hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Birçok büyük fonla görüştüklerini ancak ortaklık tekliflerini reddettiklerini belirten Akkaş, şunları söyledi:
“Biz para aşığı olsak o gün daha bunları yapardık. Ülkenin en iyi, en büyük fonlarıyla en az onlarca kez görüşme yapıldı. Biz kabul etmedik. Benim 10 birim, 5 birim kadar olan şirketler halka arz edildi. Ben şirketimi halka arz edip yine dokunulmazlık alır ve belki de tahmin edemediğimiz kadar çok büyük parayı kenara koyup kaçırabilir, bir şeyler yapabilirdim. Ben bu şirketin çok daha değerli olacağına, bizim kendimizin şu an bunları çok daha hızlı yapabileceğimize inandığımız için halka dahi arz etmedik.”
“Her Gün İşimin Başındayım”: Yusuf Akkaş’ın Kaçma İddialarına Yanıtı
Hakkında çıkan “kaçma” söylentilerine sert bir dille karşılık veren Akkaş, işinin başında olduğunu vurguladı:
“Ben 28 yıldır buradayım. Vicdan ya, bu adam nerededir? Ara fabrikadan birini. Ben evet fabrikadayım, her gün fabrikadayım, her gün işimdeyim. Nasıl hani nerede olabilirim ki ben? Ben emekleriyle para kazanan biriyim. Ne yaptım ben? Çuvalla param var bir yerlere mi kaçırmaya uğraşıyorum? Veya yüzümde bir kara leke mi var, bir yerlere kaçacağım? Ben 12.000 kişilik ordumun, 12.000 kişilik emekçinin emeklerini bir şeye bırakıp gidebilecek bir insana benziyor muyum?”
“Devletin Adaletine Güveniyoruz”: Yusuf Akkaş’ın Hukuki Süreç Hakkında Açıklamaları
Akkaş, yaşanan olaylar karşısında izledikleri yolu anlatırken, devlete ve adalet sistemine olan güvenini de dile getirdi:
“Benim gidebileceğim kapı devletin adaleti, orası değil mi? Başka bir yere mi gitmem gerekiyordu? Gittim başvurdum ve bekledim, beklemek zorundayım. Ben devletimi ürküttüğüm zaman kendimi anlatabilir miyim? Ben devletimin arına, namusuna sahip çıktım, başvurdum ve bekledim.”
“Güçlenerek Çıkacağız”: Köfteci Yusuf’un Geleceğine Dair Umutlar
Yaşanan tüm zorluklara rağmen Yusuf Akkaş, şirketinin geleceğine dair umutlu olduğunu belirtti:
“Ne düşünüyorsun derseniz, iyi şerden hayır doğacak. Güçlenerek çıkacağız, çok eminim, çok eminim, çok şükür. Ve gerçekten yani hani derler ya, tuzak kuranların tuzaklarını Allah görüyordur. Allah’ın da bir düşündüğü vardır değil mi? Çok şükür.”
Sonuç olarak, Köfteci Yusuf’un sahibi Yusuf Akkaş’ın bu kapsamlı açıklaması, şirketin karşılaştığı zorlukları, etik duruşunu ve geleceğe dair vizyonunu net bir şekilde ortaya koyuyor. Fast-food sektöründe önemli bir oyuncu olan Köfteci Yusuf’un, bu süreçten nasıl çıkacağı merakla bekleniyor.